WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı), 30x30: Akdeniz’de Biyolojik Çeşitliliği ve Balık Stoklarını Yeniden Canlandırmak isimli raporunu yayımladı. Rapora göre, biyolojik çeşitliliği ve balıkçılığı kurtarmak için Akdeniz’in en az yüzde 30’unun korunması gerekiyor. Günümüzde Akdeniz’in sadece yüzde 9,68’i korunan alan ilan edilmiş durumda; bu alanların da yalnızca yüzde 1,27’lik bir bölümü yönetim planlarıyla etkin bir şekilde korunuyor. Bilimsel çalışmaya göre:

-Sürdürülebilir olmayan balıkçılık ve diğer endüstriyel faaliyetlerde ısrarcı olunması durumunda Akdeniz’de balık stokları azalacak.

-Etkin koruma tedbirlerinin alınması ve havzanın geri kalanının da sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi durumunda balık stokları artacak.

-İklim krizinin etkileri azaltılacak.

-Yerel topluluklar için gıda, geçim ve refah güvenliğinin sağlanacak.

Akdeniz’in Geleceği 1

WWF-Türkiye Doğa Koruma Direktörü Sedat Kalem, Akdeniz’in korunmasının acil olarak gündeme alınması gerektiğine dikkat çekiyor: “Önemli balık stoklarını geri kazanmanın ve denizlerimiz için ciddi tehdit oluşturan tür ve habitat kayıplarını durdurmanın en etkili yolu Akdeniz’in önemli bölgelerini korumaktan geçiyor. Söz konusu alanlar, balıkçılığı sürdürülebilir kılmak, COVID-19 salgınından derin yaralar alan yerel ekonomileri güçlendirmek ve küresel iklim krizinden etkilenen bölgelerin başında gelen Akdeniz’in direncini artırmak açısından muazzam bir potansiyele sahip. Tüm bölge ülkeleri, bu coğrafyada yaşayan yaklaşık 500 milyon insanın geleceği için önümüzdeki on yıl boyunca, Akdeniz’i ekolojik ve ekonomik gündemlerinin odağına almalı.”

Akdeniz’in Geleceği 2

Akdeniz’de trol teknesi. Fotoğraf: Isaac Vega / WWF