İstanbul, dehlizlerinde binbir sırrı saklayan şehir. Kim bilir bilmediğimiz nice hikayesi vardır bu kadim şehrin. Efsaneler kulaktan kulağa fısıldanır yüzyıllar boyunca. Tılsım olur İstanbul'u korur; altın olur Haliç'in altında uzanır. Peki, kayıp bir adasının olduğunu söylersek çok da abartmış olmayız herhalde.
Günümüzde toplam ada sayısı 9 olan Prens Adaları (Kızıl Adalar olarak da adlandırılan adalar Büyükada, Heybeli, Burgaz, Kınalı, Sedef, Tavşan, Kaşık, Yassı ve Sivri Ada), tarih boyunca 10 ada olarak bilinir. İstanbul'un fethinden beri bu 10. ada efsane olarak anlatır.
Kayıp adanın izlerine 1000 yıl önceki haritalarda rastlıyoruz. 2004 yılında yapılan araştırmalarda adanın üzerinde yaklaşık 900-1000 yıllık bir Bizans Manastırı’nın bulunduğu anlaşılıyor. Adanın 1000'li yıllarda meydana gelen bir depremle birlikte battığı tahmin ediliyor. Kayıtlarda “Batık Manastır Kayalıkları” olarak geçen Maltepe açıklarındaki kayalıkların, Vordonisi Adası'na ait olabileceği üzerinde duruluyor.
Adaya Sualtından İlk Bakış
Vordonisi Adası olduğunu düşündüğümüz kayalıklar, yüzeyden 4-5 metre derinliğe kadar inen geniş bir alanı kaplıyor. İlk bakışta insan elinden çıkmış gibi görünen bir takım kayalar dağınık bir şekilde görülüyor ancak bin yıl boyunca denizin gücüne maruz kalmış kayaların hiçbir şey olmamış gibi durmasını bekleyemeyiz. Dalgaların ve tuzun aşındırıcı etkisine hiçbir materyal bu kadar uzun süre dayanamaz.
Bunun yanısıra fiziksel etkilerin haricinde, kayalar üzerinde midyeler, deniz yosunları, algler, süngerler gibi zemin canlılarının yıllar içerisinde yaşam döngülerinin sonlanmasıyla tabakalar silsilesi oluşmuş. Bu nedenledir ki sualtındaki görüş ortamında kayaların bir manastırı andırdığını söyleyemeyiz. Sualtı araştırmacıları Serco Eksiyan, Ercan Akpolat, Volkan Narcı, Can Sınmaz ve Anıl Durmaz bazı noktaları kazıyarak insan elinden çıkmış yapılara ulaşmaya çalıştılar. Bilim insanları tarafından örnek alınarak karbon 14 tayini içeren testlere sokulmadan ve analizler yapılmadan bu kayaların Vordonisi Manastırı'na ait olduğunu söylemek yanlış olur. Ancak Bizans haritalarından yola çıktığımızda buranın kayıp ada Vordonisi olması büyük olasılık.