Doğa günümüzde tam bir kuşatma altında; son 10 bin yılda yeryüzündeki insan sayısı bir milyondan sekiz milyara yükseldi. Dünyanın işlenebilir arazilerinin büyük bir kısmı tarım alanı olarak değerlendiriliyor. Her yıl milyonlarca hektar yağmur ormanı yok ediliyor. Atmosferdeki karbondioksit derişimi 3 milyon yıl önceki seviyesini aşmış durumda. Küresel iklim değişikliği, yerin iki kutbu arasındaki kıtalarda öngörülemeyen kuraklıklara, devasa yangınlara, fırtına ve sellere neden oluyor. Birçok yaşam bilimci, 33 milyon önce Kretase çağında görülen ve dünyadaki canlı türlerinin yüzde 80’inin kaybıyla sonuçlanan yeryüzünün beşincisi kitlesel tükeniş dönemine benzer bir altıncı yok oluşun yaşanmakta olduğu görüşünde. Son yüzyılda dünyadaki omurgalı türlerinin dağılım alanının üçte birini yitirmesi ve nüfuslarının yüzde 80’e varan kayıplara ulaşması, hakkında daha az veri bulunan omurgasız canlılarla ilgili de benzer çalışmaların yapılmasına yol açtı. Stanford Üniversitesi’nden Rodolfo Dirzo 2014 ve 2017’de yaptığı yayınlarla son yarım yüzyılda böcek nüfusunun yüzde 45 düştüğünü dünyaya duyurmuştu. Krefeld Böcek Araştırmaları Enstitüsü’yse Almanya’da 60 istasyonda topladığı veri setlerini analiz ederek uçan böcek biyo-kütlesinin son 27 yılda yüzde 75 azaldığını ortaya koydu. Biological Conservation dergisinde 2019 yılında yayımlanan bir başka değerlendirme, dünyadaki böcek türlerinin yüzde 40’ının yakın zamanda tükenebileceğini gösterdi. Roel van Kiling ve arkadaşları, 166 farklı yayından yaş verilerini derleyerek popülasyonların eğilim yönünü tayin etmeye çalıştılar. Science dergisinde 2020’de yayımlanan küresel meta analiziyse karasal böcek nüfusunun yılda yüzde 1 azaldığını, sucul böcek nüfusununsa arttığını ortaya çıkardı. Avrupa Birliği Çevre Ajansı’nın verileri de böcek yoğunluklarının düşme eğiliminde olduğunu gösteriyor. Bu bulgulara karşı Michael Crossley ve arkadaşlarının Nature Ecology and Evolution dergisinde yayımlanan, ABD’deki 15 araştırma istasyonundan topladığı uzun süreli veriyse popülasyonların sabit kaldığını iddia eden tek çalışma.

Tozlaştırıcılarla ilgili küresel kriz derinleşiyor. Geniş veri setleriyle çalışan her araştırmacı karasal böceklerin hızla yok olduğunu söylüyor. Habitat kaybı, kesilen yağmur ormanları, böceklere her geçen gün daha çok zarar veren daha akıllı ve ölümcül, neonikontinoid gibi zehirler, böcek nüfusu üstünde giderek artan bir baskı oluşturuyor. Dünyada gelişmiş ülke hükümetleri bu değişimin izlenmesi için yüz milyonlarca dolarlık bütçeler ayırmaya başladı bile. Ancak sorunun temelinde insanlığın bitmeyen büyüme hırsı ve çağımızda değerlerin para cinsinden ifade edilmesi var. Tozlaştırıcıların kaybı dünya genelinde öngörülemeyen gıda krizleri ve birçok omurgalı canlının böcekler olmadan besin bulamayıp yok olmasına yol açacak. Bunun sonucunda da insanlığı daha yalnız ve aç bir gelecek bekliyor. Dünyaya iyi davranmaya başlamanın zamanı geldi de geçiyor.


Böceklerin Kaybı 1

Kaynak: Proceedings Of The National Academy Of Sciences