Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN), tehdit altındaki türlerin bulunduğu Kırmızı Liste’de kar leoparlarının (Panthera uncia) statüsünü “tehlikede”den biraz daha iyi bir durumu işaret eden “duyarlı” statüsüne geçirdi. Bu durum bilimcileri iki farklı görüşte ayrıştırdı: Mevcutta bulunan veriler nedeniyle tehlikede statüsünde kalmasını savunanlar ve IUCN’in kararını doğru bulanlar.
Kar leoparı tartışması bu anlaşılması zor tür hakkında daha fazla araştırma yapılması gerektiğinin altını çiziyor. İki görüş de büyük kedinin tehlikede olduğunu ve önlem alınmazsa doğadaki neslinin hızlı şekilde tükenebileceğini kabul ediyor. Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) Yaban Hayat Programı Lideri Margaret Kinnaird konu hakkında Magma’ya konuştu: “Kar leoparının doğadaki durumunun vahameti hakkında bir yanlış anlaşılma olmamalı. Diğer doğa koruma başarılarının aksine bu statü değişikliği tür hakkında yeniden değerlendirme yapıldığı için gerçekleşti. Şimdilik sayılarında artış olduğu anlamına gelmiyor. IUCN’in tehdit altındaki türlerin bulunduğu Kırmızı Liste ne yazık ki yok olma riski yüksek türleri barındırıyor. Kar leoparı da bu listenin içerisinde.”
Bilimciler kar leoparının durumu hakkında ayrışsa da türün yüzleştiği tehditler karşısında hepsi hemfikir: İnsan - yaban hayat çatışmasının artışı, kaçak avcılık, büyük çapta altyapı çalışmaları, yaşam alanı bölünmesi ve şimdiden yayılma alanını ciddi oranda etkilemeye başlayan küresel iklim değişikliği.
Kar leoparı, Güney Sibirya’dan Kuzey Himalayalara, uzak çayırlardan karlı tepelere kadar uzanan benzersiz ve karmaşık yaşam döngüsünün kilit parçası. Bu yüksek rakım bölgeleri yalnızca eşsiz bir yaban hayat topluluğunu barındırmakla ve yerel halkın geçimini desteklemekle kalmıyor, aynı zamanda gezegende kutupların dışında en çok kar ve buzun bulunduğu bölge unvanını taşıyor. Bu üçüncü kutup, milyarlarca insana bakan Asya’nın en büyük nehirlerinin ana kaynağını da oluşturuyor.